Zahir Olan Sadık Rüyalar


Bahse konu olan zahir ve sadık olan rüyalar nübüvvetten bir haberdir denmiştir. Allah c.c fetih suresinde 27. Ayette şu şekilde buyurmuştur. '' Andolsun ki, Allah, Resulunun gördüğü rüyanın hak olduğunu tastik etmiştir..inşallah emniyet içinde başlarınızı traş ettirerek kiminiz kısaltarak korkusuzca mutlaka Mescid-i harama gireceksiniz. Fakat Allah sizin bilmediğinizi bildi de ondan önce yakın bir fetih yaptı''
Ayeti kerime Peygamber Efendimiz' in Hudeybiye seferine çıkışında gördüğü bir rüya münasebeti ile nazil olmuştu. Peygamber Efendimiz, Rüyalarını şöyle görmüşlerdi,ashabı asla korkuları olmadığı bir halde, emniyetli bir halde Mekke' ye giriyorlardı ve kabeyi tavaf ediyorlardı, kurbanlarını kesiyorlardı, bazıları başlarını traş ediyorlardı yine bazıları ise saçlarını hafif kesiyorlardı.Peygamber Efendimiz bu rüyasında rüya meleğinin dahli olmadan direkt olarak Allah tarafından müjdelenmiştir.
Kıymetli Peygamberimizin bu rüyası, Hudeybiye, ye gidildiği yılda Mekke' ye giremeyip Medine' ye dündüklerinde münafıkların dedikodularına sebep olmuştu ancak Allah c.cPeygamber Efendimiz' in rüyasını doğrulamış ve hemen arkasından fethi müjdelemiştir.
Sadık rüyaların ikinci örneğini Kuran-ı Kerimde Hz. İbrahim A.S ' dan vermektedir. Hz. İbrahim' in gördüğü rüyanın da tabire ihtiyacı bulunmamaktadır. O da görüldüğü şekliyle zuhur etmiştir. bahse konu rüya ile alakalı Ayetler şu şekildedir.
Artık o Hz. İsmail yanında koşmak çağına gelince babası '' Oğulcağızım, dedi, ben seni rüyamda boğazlıyorum görüyorum. Bak artık ne düşünürsün'' Oğlu dedi '' Babacığım sana edilen emir ne ise yap. İnşaallah beni sabredenlerden bulacaksın.
Ne zamanki onlar ikiside allah c.c ne ikiside ram oldular yani Allah' ın emrine ram oldular, İbrahim onu alnı üzere yıktı. Biz ona '' ya İbrahim rüyana sadakat gösterdin. Şüphesiz ki, biz iyi hareket edenleri böyle mükafatlandırırız. '' diye nida ettik. Gerçekte ve apaçık bir imtihandı. '' Es-saffat suresi, ayet 102 106.
Bu ayetlerde bahse konu olan rüyalar şu şekilde olmuştur. Hz. İbrahim a.s üç gün boyunca devamlı olarak oğlunu kurban etmesi gerektiği kendisine bildirilmiştir.
Birinci olarak ilk rüya kurban bayramından iki gün önceki terviye gecesindeydi, rüyasında duyduğu bir ses ona ' Cenab-ı Allah oğlunu boğazlamanı emrediyor.' demişti.İbrahim a.s ise sabah olduğunda bu rüyanın şeytendenmı yoksa Allah' tan mı olduğuna şüphe etmişti. ikinci akşam yine rüya görürken rüyasında aynı ses ve aynı emri yine duymuştu, o zaman anladıki bu rüya hak bir rüyadır. Son olarak son gece yani üçüncü gün tekrar aynı rüyayı görünce Hz İbrahim tamamen emin olmuştuki bu rüya hak bir ruyadır. Bu üç gece görülen rüyanın her gününe bir isim verilmişti sırasıyla bu isimler şöyledir : Terviye, arefe, bayram.
Sizlerinde tahmin edeceği üzere bu tarz rüyalar tabir edilmeye ihtiyeç duymayan rüyalardır ve tamamiyle görüldükleri üzere vuku bulurlar ki sadece peygamberler değil normal kulların yani insanlarında böyle rüyalar görmesi mümkündür. Bunlarla alakalı tarih boyunca bir çok örnek vardır.